WİLLİAM GİRAUD’UN YETİŞTİRDİĞİ ÖNEMLİ BİR DEĞER
JOKEY “İSMAİL DİNÇER”
NAMI DİĞER ; ÇİYAN İSMAİL
Dönemin Jokeyleri hep lakapları ile anılıyor o Yıllarda…;
Pancar Mehmet, Arap Davut, Pala Badi söz konusu dönemler dedik ya Yıl 1940’lar civarı.
Hikayemizin yaşandığı yer ise at yarışlarının ülkemiz topraklarında ilk organize olarak koşulmaya başlanmış olduğu İzmir’dir.
Kahramanımız ise; İzmir Torbalı ya bağlı Tepeköy den, yörük bir gençtir…
Kıl çadırda büyümüş tarla da bahçede çalışıp sonra at binerken yorulduğunda ise kımız içerek yaradana şükür etmiş bir yağız delikanlıdır İsmail.
İzmir’e gelmesi ve dönemin en önemli atçılarından olan “7 kez Gazi koşusu” kazanmış eküri nin sahibi olan William Giraud’un harasında bahçıvan olarak işe başlaması da, tamamen tesadüf eseridir.
Hara dediğimiz yer ise şimdilerde ki Şirinyer Hipodromu karşısındaki Cennet tesisleri olarak bilinen ahırlar bölgesinden başka bir yer değildir.
Günlerden birgün harada bir at adeta deli olmuş, üzerine kimseleri bindirmiyor, orada hazır durumda bekleyen eküri nin jokeyleri atın yanına bile yaklaşamıyormuş. Hara nın kahyası William Giraud’ a gidip “Beyefendi bizim bir bahçıvanımız var, Adı İsmail, ben atı sakinleştiririm, binerim diye iddaa ediyor” diyor . William Giraud’un izin vermesi sonucu deniyorlar at Yörük delikanlısını üzerinden düşüremiyor ve sonuçta sakinleşiyor, gezintiye başlıyor. Bu arada olanları izlemekte olan “William Giraud” kahyasına dönüp, bu çocuğu Jokey yapacağız diyor.
YIL 1956 GAZİ KOŞUSU BAŞKENT ANKARA DA KOŞULUYOR..;
William Giraud ekürisinde yetişmiş olan İsmail Dinçer başarılı olduğu yarışlar sonrasında söz konusu dönemde moda olduğu üzere diğer jokey arkadaşlarının sayesinde birde, lakap almış ve her zamanki ciddi ve asık yüzlü oluşu nedeni ile kendisine ÇİYAN İSMAİL’denilir olmuş. Aradan yıllar geçmiş ve nihayetinde bağlı olduğu eküri nin 1956 yılında Gazi koşusunda koşacak olan “LA FLECHE” isimli tayına İsmail Dinçer deklaresi yapılmış.
Sonuçta Çiyan İsmail Gazi Koşusunu 1956 yılında 2.40.00 derece yaparak LA FLECHE isimli safkan ile kazanan jokey olurken, Cantatrice ikinci, Toprak ise üçüncü sırada yarışı bitirmiş.
2020 YILINDA “İSMAİL DİNÇER”İ, KİM NASIL ANLATIR ?
Araştırdık? Soruşturduk? Ancak net bilgiler yoktu. Oysaki gerçek bir “İzmirli” şampiyon Jokeyden söz ediyorduk ! Süleyman Akdı, Tınay Adışen, Akın Özdeniz gibi unutulmaz bir şampiyon jokeydi araştırdığımız ama hiç bilgi yoktu. Sonuç olarak şu anda İzmir ilimizde kendi imkanları ile atçılık yapmaya çalışan mütevazı bir atçı bulduk karşımızda. Adı; Murat’ özü sözü düzgün. Efendi ve konuştuğu sözleride seçerek sarf eden, hafif kırlaşmış saçları ve sakallarına karşın. Delikanlığı henüz pas geçmemiş, kısacası günümüz anlatımı ile Adam gibi bir Adam çıktı karşımıza. “Murat Dinçer” evet İsmail Dinçer’in oğlu anlatırdı babasını ve şimdi söz ondaydı
Nasil anlatayimki? İyi ama nasıl başlasam dedi sonar girdi söze;
Düzenliy di, tertipliydi, ben aprantiyken bekar cok kaldik beraber. Evimize gelen komsular yahu bu, evde kac kadin var temizlikci diye sorarlardi? İşin de, cok hirsliydi uyurken bile yarislari sayiklardi. Şimdiki gibi acele etme kelimesine karsiyim, ilk taylari hazırlar izmir’de dort aylık yarış süresinde dört yaris vardi hepsini kazanip istanbul’a giderdi.
İyi tay secerdi ve hazirlardi. Şimdiki, atcilar tris tandon yapar derler ben (Atig ve bahadirhan) a 40 dakikadan fazla tiris yaptigimi hatirlarim. Benim jokey olmami, bu ise girmemi istemedi ama o imkansizdi, neredeyse çok ufakken asiyi kapmistik, bizde onun yolundangittik.
Bir jokeylik anisi var onu anlatayım size;
“Yunus Emre” diye Talha Dincerin ati vardi. rekor hala (3000 metrede ondadir 3.03) hatirladigim kadariyla her binini birle gecti.. Ne atti Tünkut’larin zamani oldugu icin cok parlamadi onu zor geciyorduk Uzun bir zaman olmustu .At binmiyordu 1975 sene civari “Tinay Adisen”e, çok kizmisti. Bu at’a böyle binilmez dedi ve çizmeleri çekip hazirlandi yarisa bir ayda vardı ata kendini yazdı.
Yarisi kazandı. Ailecek yarişına gitmistik. jokeyligi birakinca. Alkolu cok almaya basladı. Ondan sonra hayati deyismaye de,basladi. Aile baglari ve saglıgı kötü gitmeye basladı.. Özun de, iyi biridir cok hirsli ve asabi’dir. Anlasmasi zordur inatcidir paraya hic Önem vermezdi. Benimde vermemi istemezdi çok nasihat etti bana, iyi ki, onun oğluyum hiç taviz vermez boyun eymezdi, o’ yonden benzetmis kendine beni
BİR PADOK ANISI..;
Bir antrenör anımızı anlatayim …
Gencim “Serener” kosucak jokeyimiz (Halis Karataş) Babam, ayakta duramiyor, Şarhostu rakip “Kazbek” kacak at direktif Şöyle;
Startla beraber “Kazbek” nerde sen orda adim attirma dedi’ ya dedim baba sarhoş ne dedigini bilmiyor olacak iş degil. Kazbek’i bekleme yapan bir atla nasil geçicen? start verildi Halis Kazbek’e ayak uydurmak için elinden geleni yapiyordu. Beyaz bir kamçi’sı vardi havada ucusuyordu. Yarışta. bu arada 2400 metreydi. Halis’e ayagini kaldirirken sordum? baba ne diyor deyince hoca o ne diyorsa yapıcaz demisti 1000 geldi yaris durur dedim. sekizyüz de, durur dedim yok altiyüz gene catara patara devam. Dörtyüz, yok. Lüt devam, potaya girdiler “Serener” birinci olmustu.. Haliste süper binmisti. elimi göğe actim bunlarla ugrasilmaz dedim. Aklim hala almaz o yarisi müthis taktik ve büyük bir tecrübe bir yarişdır benim icin. Bazen risk padokta olur, yasamak icin öldurmek gibi, yani Turbo ’Kafkasli ya, geçildigi yaris gibi. Orda baba direktifi Halis’e baba verseydi Turbo Kafkasli yi’ o gün hayatta gecemez di, iste bir taktik hatası. Atın yürüyorsa arkana bakmıyacaksın hepsi bu..
DEĞERLERİ UNUTMAK ATÇILIĞIMIZA YAKIŞIYORMU ?
“VEFA” elbette ki, sadece İstanbul ilimizde bir semt adı olarak kalmamıştır. Onlar dönemlerine isimlerini yazdırmış büyük Şampiyon sporculardır. Atçılık camiamız öncelikle centilmenlik ve efendiliğin baş rolde olduğu bir camia olmalıdır ve kendi değerlerine sahip çıkmalıdır. Özellikle İzmir yarış sezonun da, koşulmakta olan; “Kumru” koşusu yada “Kuğu” koşusu gibi anlamsız yarış isimleri ile yıllık programlar yapanlara bir önerimiz olacak şimdi;
Eski şampiyon Jokeylerimizi unutmuş olmak acaba bu büyük camiaya ne kadar yakışıyor ?
Bir Arap Davud ya da bir Çiyan İsmail bir daha sahalara gelecekmi acaba ne dersiniz?
Sevgi ve selamlarımızla..
Hakan Demirci
